yukari cik
X

Dost Acı Söyler: Biz Böyleyiz (2020)

Dost Acı Söyler: Biz Böyleyiz (2020)

82ekran için yazan: Selen Turna

Ocak ayında sinemalarda boy gösteren ve şu an Netflix’de izleme şansı bulduğumuz Biz Böyleyiz, çocukluk arkadaşı olan bir grup gencin hayatlarında büyük yeri olan Nezihe’nin hastalanmasıyla tekrar bir araya gelmesi ile yaşananları konu alıyor. Şebnem Bozoklu, Boran Kuzum, Berrak Tüzünataç, Özge Özpirinçci, Meriç Aral, Engin Öztürk ve Hümeyra gibi isimlerin bir arada olduğu filmin yönetmen koltuğunda ise Caner Özyurtlu oturuyor. Aynı zamanda Özyurtlu’nun senaristliğini de üstlendiği filmin hikâyesinde ise Bantmag’in maskelisi Melikşah Altuntaş ve Berrak Tüzünataç’ın da imzası var.

Artısıyla Eksisiyle Biz Böyleyiz

Film, konusu ve tanıtımıyla izleyiciye sunacağı içeriği aslında net bir şekilde ortaya koyuyor. Bunun yanında dönemin başarılı genç oyuncuları ve özellikle Hümeyra gibi usta bir ismin de oyuncu kadrosunda yer almasıysa filme karşı beklentiyi yükseltiyor.

Efsun, Dolunay, Emre, Gökçe ve Emrah’ın Nezihe’ye destek vermek amacıyla tekrar bir araya gelmeleri ve akabinde geçmiş günleri yâd etmeleri ile gelişen olaylar silsilesinde bazı konuların su yüzüne çıkması filmin ana merkezini oluşturuyor.  Bir araya geldikleri andan itibaren karakterler, aralarında bir gerilim yaşanabileceği ve her an belli konularda bir yüzleşme olabileceği hissi uyandırıyor. Bu da aslında her birinin değişen hayatlarına ve yüzleşemedikleri kimi durumlara işaret ediyor. Yetişkinliğe geçiş ve hayatın farklı bir boyutuna gelmeleri, aralarında yaşanan bazı anlaşmazlıkları da beraberinde getiriyor.  Gökçe ve Emre arasındaki geçmişten gelen duygusal bağ, Gökçe ve Beril’in sürüncemeli ilişkisi, Dolunay ve Efsun arasındaki görüş ayrılıkları filmi ayakta tutan merak unsurları. İzleyicinin karakterleri tanımaya ve aralarında dostluk bağının yıllar içerisinde uğradığı değişimleri görmek istemesi de filmin destekleyici noktalarından biri oluyor. Ana akım sinemada, genç oyuncuların yer aldığı bir filmde karakterlerin standardize olmaması ise filmin en pozitif yanı.  Oyuncuların set dışında da yakın arkadaş olmaları filme büyük bir avantaj sağlıyor. Set ortamındaki enerji ve oyuncular arasındaki bağ filmin huzurlu ve doğal bir havaya hâkim olmasını sağlıyor. Bununla beraber güçlü oyuncu kadrosu ve Nezihe karakterine hayat veren Hümeyra’nın başarılı oyunculuğu bile filmin eksik kalan taraflarının örtmeyi başaramıyor.

Biz Böyleyiz’in en büyük eksiği, karakterlere yoğunlaşmak yerine hızlı bir geçişin ve havada kalan konuların varlığı oluyor. Karakterlerin hayatlarına dair ayrıntılara gereğinden az yer verilmesi büyük bir sorun yaratıyor. Bütünleşemediğimiz karakterler bir noktadan sonra izleyicinin hikayeden kopmasına neden oluyor. Gökçe ve Emre arasındaki ilişki konusunda geçmişte yaşananlara yer verilmeyişi, aralarındaki çözülemeyen problemin ne anlama geldiği konusunda açık bir kapı bırakıyor. Dolunay ve Efsun arasındaki küçük atışmalar, Emre’nin bir süredir grupla bağının kopuk olma nedeni gibi çeşitli sahnelere konu olan olaylar ise yerini boş ayrıntılara bırakıyor. Diğer yandan karakterler arasında gerilimin en yüksek boyuta ulaştığı ve herkesin eteğindeki taşları döktüğü sırada tansiyonu düşük bir sahneyle filmin bunu yansıtması, izleyicinin yükselmesini engelliyor. Bu eksik taraflar da tatmin olma duygusunu haliyle aşağı çekiyor.

Biz Böyleyiz, bir arkadaş grubunun yıllar sonra tekrar bir araya geldiği anları ve zamana karşı aralarındaki bağı elinden geldiğince klişelere sığınmayarak sade bir anlatım diliyle izleyiciye sunuyor.  Yazlık evde bir araya gelen arkadaş grubu, yaz ayının ve çekim yapılan mekânın verdiği huzurla, anlatının problemlerine rağmen izleyiciyi sıkmayan izlemesi kolay ve iyi hissettiren bir yapım ortaya koyuyor.