BluTV’den yepyeni bir format! Oyunculuğunun yanı sıra şovmen kimliğiyle de geniş kitlelere ulaşan İbrahim Selim’in BluTV için hazırladığı yeni programı “BOOM by İbrahim Selim” 20 Kasım’da seyircisiyle buluşmaya hazırlanıyor!
Bir Başkadır yeni bir şey vadetmemesine rağmen kusursuz bir plastik ile yeniymiş gibi görünmeyi başarıyor. Yerli popülere o denli açtık ki diziyi her bir köşesinden çekiştire çekiştire kırıntılarına kadar tüketiverdik.
Yazar Walter Tevis’in aynı adlı romanından uyarlanan Anya Taylor Joy’lu The Queen’s Gambit, Elizabeth’in annesini kaybettikten sonra yetimhanede tanıştığı satranç ile değişen hayatını odağa alan bir Netflix orijinali.
Burak Deniz ile Dilan Çiçek Deniz’in başrolleri paylaştığı ve ilk bölümüyle BluTV’de izleyicisi ile buluşan Yarım Kalan Aşklar nasıl bir başlangıç yaptı?
İzleyicilerin beklentisi bu sezon daha da üst seviyede. O zaman her sezon olduğu gibi bu sezonda yeni neler var, devam eden projeler neler gelin hep birlikte göz atalım.
İlk bölümüyle ekrana gelen Menajerimi Ara, ilgi çekici oyuncu kadrosu ve Fransız işçiliğinden referans alınan senaryosuyla kuşku yok ki zor geçen 2020’nin ses getiren işlerinden olacaktır.
Emmy adaylığından altı ödülle dönerek başarısını taçlandıran Olive Kitteridge, incelikle işlenmiş karakterleri, kusursuz ilerleyen senaryosu ve boğaza bir yumru gibi oturan diyalogları ile akıllara kazınıyor.
HBO’nun 2019 yılında yayına sürdüğü aynı isimli İsrail yapımından uyarlama gençlik dizisi Euphoria, Rue ve çevresinde bulunan bir grup genç üzerinden ruhsal hastalık, uyuşturucu, travma, cinsellik, kimlik arayışı gibi konuları ele alıyor.
Eğer cesareti çıplaklık, uyuşturucu, alkol, seks üzerinden ölçütleyeceksek evet cesur bir yapım fakat zaten dijital ortam “Geniş Aile”, “Seksenler” vb. yayınlamak için yok.
Biz Böyleyiz, bir arkadaş grubunu merkezine alan ve elinden geldiğince klişelere sığınmayarak sade bir anlatımla izleyici karşısına çıkan bir yaz filmi.
Farkındalık oluşturma ve bilinmeyen hikâyelere dikkat çekmek açısından büyük önem teşkil eden gerçeği ele alan anlatılar, Netflix arşivinde izlenmeyi bekliyor!
Huzurlarınızda Ezel’in baş düşmanı, minik kelebek Eyşan’ın biricik babacığı, dolandırıcılar kralı Serdar Tezcan; nam-ı diğer Yakışıklı Serdar.
Unorthodox, Hasidik Yahudilerin gelenekleri, kadın ve erkeklerin bu cemaatteki yerleri hakkında bilgiler içerse de bunu keskin bir bakış açısı yerine tüm yanları ve farklı görüş açılarıyla objektif bir şekilde sunmayı tercih ediyor.
Normal People, İrlanda’nın küçük bir yerleşim yeri olan Sligo’da yaşayan ve lisede aynı sınıfta olan Marianne ile Connell’ın yıllar içerisinde değişen hayatlarıyla inişli çıkışlı ilişkilerine odaklanıyor.
Henüz proje aşamasındayken dahi merak uyandıran Pavyon’un iyi kaderini, Dijital Flörtleşme’nin de benzer şekilde yaşayacağını şimdiden söylemek mümkün.
Netflix ve ESPN ortak yapımı The Last Dance, Michael Jordan gibi büyük bir Savaş Tanrısı’nın mücadeleci yapısını tüm gaddarlığıyla ortaya döken epik bir belgesel.
Netflix’in Türkiye’deki üçüncü orijinal projesi Aşk 101, bir grup gencin kendi benliğine sahip çıkma hikayesini, 1998 Türkiye portresi üzerinden ele alıyor.
Chicago Bulls hanedanlığının son sezonunu ve tarihin en iyi oyuncularından Michael Jordan’ı merkezine alan ESPN ve Netflix ortak yapımı The Last Dance yayında. Peki, dizi ilk iki bölümüyle beklentileri karşılıyor mu?
Kenan İmirzalıoğlu, Ahmet Mümtaz Taylan ve Melisa Sözen’in başı çektiği zengin oyuncu kadrosuyla dikkat çeken dizinin, asıl yıldızı ise yönetmen koltuğunda oturan ve sinemamızın son yılardaki en önemli temsilcilerinden olan Emin Alper.
Maceranın ortasına bir kez daha dalmaya hazır mısınız? Dali maskeleri ve kırmızı tulumlarıyla tüm dünyada geniş bir hayran kitlesi yakalayan ve Netflix’in en merakla beklenen yapımlarından olanLa Casa de Papel, 4. sezonuyla geri döndü!
Git gide politize olan yapısı ve belli bir düşüncenin esiri olan söylemiyle bugün efsaneleşen ilk 97 bölüme bile objektif yaklaşmak zor. Bu nedenledir ki yıllar yılı çokça tartışma götürmüştür Kurtlar Vadisi.
Bir grup arkadaşın aşk ile imtihanını ele alan ve her bölüm başka bir karaktere odaklanacak olan Aşk Falan Filan, doğru bir fikirden filizlenen ancak yanlış tercihleri ile problemli doğan bir proje.
Rise of Empires: Ottoman, İstanbul’un fethini mitolojik bir efsane olmaktan çıkarıp, gerçekçi detaylarla epik bir destana çeviren dikkate değer bir Netflix dizisi.
UNESCO’nun Dünya Mirası listesinde yer alan Göbeklitepe’yi ve burada vuku bulan büyük bir gizemi merkezine Netflix Türkiye orijinali Atiye, ne denli başarılı bir dizi? Beklentileri karşılıyor mu?
Biraz buruk bir sevinçle de olsa BoJack Horseman’ın yeni sezonunu nihayet karşıladık. Buruk diyorum çünkü izlediğimiz 6. sezon, dizinin son sezonu olacak. Ama depresif atımıza da yeniden kavuştuğumuz için memnunuz.
İzleyicisini Ankara’nın alternatif gece hayatına ışınlayan ve kendine has eğlencesini, cesur söylemiyle birleştiren BluTV dizisi Pavyon, yayınlanan final bölümüyle vedasını gerçekleştirdi.
Henüz ilk üç bölümü yayınlanan ve kadın-erkek ilişkisindeki enteresan detayları merkezine alan Aynen Aynen, izleyicisine vadettiği kahkahalarla dikkat çekmeyi başaran yeni nesil bir eğlence.
Behzat Ç.’nin yeni sezonunda karşımıza çıkan 4. bölüm, dizi tarihine geçecek kadar vurucu ve bir o kadar da damakta farklı bir tat bırakacak cinsten.
Bir yerde Ercüment Çözer ve Memduh Başgan ismi geçiyorsa, orada derin devletin karanlık yüzüne ve saygısızlığa karşı gelişen caniliğe rastlamak fazlasıyla mümkün.
Bombalara gözünü karartarak yürür; nerede felaket varsa oradadır Genco. Tabiri caizse “Süpermen” gibi yetişir her olaya. Bir tek pelerini eksiktir.
Behzat Ç. kendine yaraşır bir şekilde lafı gediğine oturtan, kimi zaman sert, kimi zamansa iğneleyici tavrıyla dönmüş durumda. Bu da demek oluyor ki, sahip olduğumuz denge, bir kez daha yerle yeksan olacak!
80’lerin retro atmosferini huzurlarımıza getiren ve gerilim dozajını anbean diri tutan karanlık yapısıyla izleyicinin sevgilisi haline gelen Stranger Things, farklı ama bir o kadar da konuşulmaya değer üçüncü sezonuyla arz-ı endam etmiş vaziyette.
Zamanda yolculuk temasını gizemli bir şekilde ele alan Dark, özellikle aile ilişkileri açısından fazlasıyla karmaşık bir dizi. Dilerseniz, amme hizmeti olarak hazırladığımız Dark: Aile Ağacı Şeması’na hep birlikte göz atalım.
Smithereens, tekno-fobiden uzaklaşıp teknolojiyle kavga eden insanın ahmaklığıyla birleşince, tam anlamıyla faciayla sonuçlanan bir Black Mirror bölümüne dönüşüyor.
5 Haziran’da beşinci sezonuyla Netflix’e dönüş yapan ve bölümleri bir kez daha ses getiren dizinin, dilerseniz Striking Vipers isimli ilk bölümünü birlikte inceleyelim.
How to Sell Drugs Online (Fast), adıyla müsemma bir şekilde extacy ve internet üzerindeki satışını merkezine alan ancak bunu müthiş bir girişimcilik örneğine çeviren bir Netflix dizisi.
HBO’da yayına giren ve beş bölüm sürecek olan mini dizi Chernobyl, yaşanan felaketi hem seyirciyi içine çeken hem de kan donduran bir atmosferle ekranlara taşıyor.
İster basit bir yaz dizisi deyin, ister gerçek dışı bir aşk hikâyesi; her şeye rağmen, dürüstlüğün ve erdemin önemine değinilmesinden ötürü Erkenci Kuş, takdir edilmeye fazlasıyla değer bir çalışma.
Çektiği belgesellerle adından söz ettiren ve hatırı sayılır bir hayran kitlesi edinen 140journos’un, BluTV ile ortak yürüttüğü ikince proje olan Sıkışmışlık 9 Mayıs itibariyle yayında.
Hakan: Muhafız doğru kurgulanmış hikâyesini, basit senaryo tercihleri, bayağı diyalogları ve bitmek bilmeyen mantık hataları ile alaşağı eden ikinci sezonuyla karşımıza gelirken bir kez daha sınıfı geçemiyor.
YouTube’da ilginç ama bir o kadar da kayda değer bir iş izleyicisine merhaba dedi: İçten Sesler Korosu. Onur Ünlü’nün sahibi olduğu Eflatun Tv’de yayınlanan dizi, 5 ile 12 dakika arasında değişen süresi, gündelik hayattan yansımaları ve yer yer tebessümü beraberinde getiren duruşuyla keyifle tüketilmeye aday.
Ergenliğin doruğundaki dört lise öğrencisi yaz tatilini geçirmek ve “milli olmak” ümidiyle yollara düşer. Hedef bellidir: diğer üçüne göre daha tecrübeli olan Mert’in önderliğinde karşı cins ile diyaloga girilecektir. Dizinin sloganı da onların bu macerasını açıkça resmeder: Milli olmadan asla!
Rastgele karşınıza çıkan bir insana yardım etmezseniz nasıl bir lanetin ortasına düşebilirsiniz hiç düşündünüz mü? Siz zahmet etmeyin. Russian Doll bu durumu olabildiğince eğlenceli bir şekilde bizim yerimize düşünmüş bile!
Eşinin ölümüyle birlikte tüm yaşam enerjisini kaybetmiş, tek düşüncesi intihar olan ve oradan oraya öylece sürüklenen bir adam… Peki, onu ne yolundan çevirebilir?
Basketbolu odağına alan ve lise çağındaki gençlerin gündelik dertlerinden filizlenen hikâyeleri ile oldukça benzerlik taşıyan Lise Defteri ve Koçum Benim, ekranda iz bırakan gençlik dizilerinden. Peki, birbirini fazlasıyla anımsatan bu iki yapımdan hangisi daha başarılı?
Hep şikâyet eder dururuz. Dünya kalibresinde dizi üretemiyoruz, ürettiklerimiz de ancak çöp oluyor diye. Peki, standardı arşa konumlamış, kalitesiyle parmak ısırtan dizilerimize ne kadar sahip çıkıyoruz? Ya da soruyu şöyle değiştirelim: Televizyon izleyicisi, ekranlarda alternatif iş istiyor mu?
Her ne kadar bu distopik gelecek temalı harika diziyi hatırlayınca iç çeksek de, Heroes’a bir şey olmuştu. Sahi ne olmuştu? Kayan yıldız misali bir anda yok oluveren bu dizinin başına neler geldiğini hep birlikte inceleyelim.
Savaş; Cio ve diğer yakın dostlarını kaybetmişken mahallede dengeler nasıl değişecek? Bu sorunun cevabını 5. sezonda hep beraber göreceğiz ama emin olduğumuz tek şey var, aksiyon ve nabız bu sezonda da yanımızda olacak!
This Is Us, aynı durum içerisinde olan insanların aslında birbirinden tamamen farklı olabileceğini bizlere anlatarak yalnızca yüzeye bakan gözlerimizden kurtulmamıza yardımcı oluyor.
Siz hiçbir Türk dizisinin, tarihin en iyi yapımlarından birine ilham kaynağı olabileceğini düşündünüz mü? Eğer ki Sağır Oda-Lost ilişkisinden bihaberseniz, bu aklınızın ucuna bile gelmeyecektir!
Uzun süredir yolu gözlenen, nasıl bir şablonla karşımıza geleceği merak konusu olan yerli Netflix dizisi The Protector nihayet izleyicisi ile buluştu. Hem de hiç fena olmayan bir ilk sezonla!
Cıvık komedilerden ziyadesiyle sıkıldınız mı? Hayatın içinden çıkagelen doğal bir eğlence mi arıyorsunuz? O zaman Michael Douglas ve Alan Arkin’in başrolleri paylaştığı The Kominsky Method tam size göre bir iş!
10 bölüm olarak tasarlanan ve sade duruşuyla fark yaratan dizi, tadına doyulmaz eğlencesi sayesinde izleyicisi ile sıkı bir bağ kurarken, öte yandan ise sektöre dair yaptığı ince göndermelerle de mizahını nitelikli hale getirmeyi başarıyor.
Uzunca bir süredir yolu gözlenen, Kıvanç Tatlıtuğ’un dönüşünü müjdeleyen ve nasıl bir şablonla karşımıza geleceği merak konusu olan Çarpışma, nihayet ekranlardaki yerini aldı; hem de hiç fena olmayan bir ilk bölümle!
“Haunted House” korku alt türü içinde değerlendirilecek bu yeni dizi, sinema estetiğine yakınlığı ve uyarlamanın gücünü göstermesinin yanı sıra, aile bağları meselesinde ortaya koyduklarıyla da oldukça geniş bir izleyici kitlesini kendine hayran bırakabilecek nitelikte.
Başrollerinde Amy Adams ve Patricia Clarkson gibi oldukça tanınmış isimler bulunan Sharp Objects’in yönetmen koltuğunda Jean-Marc Velle oturuyor. Ve daha kartvizitinden dahi beklentiyi arşa çıkaran dizi, buram buram kalite kokan yapısıyla fark yaratıyor.
Geçtiğimiz günlerde 5.sezonu yayınlanan BoJack Horseman’ın sadece Netflix için değil tüm dizi tarihinin de en nitelikli işlerinden biri olduğunu rahatlıkla söylemek mümkün.
Geçtiğimiz sezon salı akşamları, iddialı bir dizinin peşine takıldık. Esrarengiz bir cinayet… 1 yıl boyunca ‘Kim katil, kim maktul’ diye aradık durduk. Kimimiz çok önde bir isim bekledi, kimimizin de tahmin ettiği şekilde gelişti her şey. Peki, ikinci sezon nasıl başladı?
Hanımlar beyler, karşınızda Türk televizyon tarihinin en sönük sezonu var. Geçtiğimiz sezon, aynı hikayelerin pişirilip pişirilip önümüze koyulduğundan şikayet ederken, şimdi geçen sezonu mumla arayacağız gibi!
Türkiye’nin ilk vampir dizisi olarak lanse edilen Yaşamayanlar, birtakım eksileri bünyesinde barındırsa da makul süresi, özgün yapısı, sürprize gebe senaryosuyla dikkat çeken; çılgın ve ilerleyen bölümler için gelecek vadeden bir deneme.
Başrollerini Daniel Brühl, Luke Evans ve Dakota Fanning gibi tanınmış isimlerin paylaştığı The Alienist, bir dönem anlatısı olmasının yanı sıra, merkezine aldığı seri katil hikayesiyle de türün takipçileri için oldukça ilgi çekici bir yapıya sahip.
Çağan Irmak’ın yönetmenliğinde bir dönem dizisi olarak ekranlara gelen ve 80’lerin kaotik yapısını izleyicisine aktaran Çemberimde Gül Oya, yalnızca yayınlandığı zaman dilimin değil, tarihin de en özel yapımlarından biri.
90’lı yılların kültleşmiş komedilerinden olan ve hali hazırda dahi ismiyle bile güldürmeyi başaran Ruhsar, gerek özgün hikâyesiyle gerekse sürprize gebe karakteriyle anbean kahkaha vadeden ve bunu da tertemiz bir mizahla yapan bir dizi olarak hafızlardaki güncelliğini korumaktadır.
Türkiye’deki internet seyircisi, ekranın ardındaki Kambura’ya bakarak kendi değişimini sağlayabilecek midir? Bu soruya umulan cevap fazla iddialı ve gerçek dışı olacaktır. Ancak değişme ihtimali olan bir kişi bile kendi taşrasını değiştirecek potansiyeli taşıyor olacaktır.
Dizinin ismindeki sansür, dizinin finalindeki fikre vurgu yapmaktadır. Sistem kazanacak, ergenler onun esiri olacaktır. İsmin sansürlü biçimde yayınlanması, sansürün kabulüyle ilgilidir. Yani filmin ismiyle yaratılan dil, sansürü onaylamaktadır.
“Seri katil” kavramının bile henüz ortaya çıkmadığı bir dönemde Edmund Kemper, Jerry Brudos, Monte Rissel, Dennis Rader, Richard Speck, Darrel Gene Devier gibi, suçlarının tamamı kadınlar ve cinsellik üzerine olan gerçek suçlulara sırtını dayamıştır Mindhunter.
Halil İbrahim Sağlam ve Haktan Kaan İçel, You Tube kanalları Sinefil Kafası’nda Netflix’in heyecanla beklenen ve çokça tartışılan dizisi Black Mirror’ın 4. sezonunu masaya yatırdı.
The Leftovers’tan çıkarabileceğimiz en büyük anlam: Her şeyin anlamının olmasına gerek yoktur. Bilmediğimiz şeyleri biliyormuş gibi davranmamıza da gerek yoktur. Umut diye bir şey olmamalıdır, çünkü umut yaşamanızı engeller
Seyirci, ahlaki sorumluluk ve özgür irade kavramlarnıı, Oedipus hikayesi üzerinden işitiyor. Marie’nin kızına yaptığını dizi, seyircisine yapamaya çalışıyor. Doğrudan mitolojiye ve psikanalize yönelmemizi şart koşuyor.
Albert Camus, Sisifos’u yalnızca lanetlenmiş bir insan olarak değil, insanlığın yaşama güdüsü olarak gördü. Mutlak arzuya kavuşamayacağını bile bile yaşayan bir insan. Sisifos’un yaptığı şey ölümü ötelemektir. Eşitlik’te erkek karakterin de tek yaptığı budur
8 Aralık 2017’de ilk bölümünü YouTube üzerinden yayınlayan Hile, Filmler ve Filimler adlı hesabın yeni internet dizisi.
Masum gibi üst düzey bir gerilim/dram hikâyesinden sonra seyirciler BluTV’den beklediği tatmini alamamış olsalar da Sahipli, dizi ve korku kelimelerini yan yana görmekten heyecanlanan izleyiciler tarafından hala keşfedilmeyi bekliyor.
Burak Aksak’ın zekası ve Onur Ünlü’nün üstün yeteneği ile birleşerek huzurlarımıza gelen Leyla ile Mecnun, aradan geçen yıllara rağmen hala gönüllerdeki hakimiyetini sürdürüyor. Peki, üç sezon boyunca ekranlara gelen ve 7’den 70’e birçok kişiyi kendisine hayran bırakmayı başaran bu absürt mizahı neden çok özlüyoruz, sebepleri neler? Gelin hep birlikte inceleyelim.
Ramiz Karaeski’nin düşmana korku salan kudreti, Ezel’in şeytana pabucu ters giydiren zekâsı, Cengiz’in hinliği, Kerpeten Ali’nin sert ama bir o kadar naif duruşu, Eyşan’ın güce sıkı sıkıya sarılışı ve Kenan Birkan’ın kötülüğü kanlı canlı karışımıza getirişi; hepsi dün gibi aklımızda. Peki, bunlar Ezel’i tek başına “En İyi Yerli Dizi” yapmak için yeter mi? Gelin hep birlikte inceleyelim.
Her bir anıyla dolu dolu geçen ve hikâyesini ince eleyip sık dokuyan Dark, şimdiden unutulmazlar arasına girmeye aday bir dizi. Stranger Things ile belirgin bazı benzerlikleri bünyesinde barındırması, özgünlük anlamında bir handikap olarak gözükebilir. Fakat dizi, bağımsız hikâyesi ile bu engeli aşmakta güçlük çekmiyor.
Görünen Adam, Onur Ünlü’nün sinema evreni içinde çok beklenmedik ya da eşsiz bir eser olmaktan çok, devam eden üslubun yeni bir örneği. Belki hiçbir Onur Ünlü filminde böylesine fantastik bir dünyaya uyanmadık; ama bu dünyanın esintilerini Ünlü’nün işlerinde hep gördük.
Televizyon ekranlarının şimdiye dek gördüğü en spesifik bölümlerden biri olan ve tamamı Akbaba’nın evinde geçen bir hesaplaşmayı huzurlarımıza getiren 78.bölüm, yalnızca Behzat Ç. külliyatının değil, aynı zamanda Türk televizyonculuğunun da en özel anlarını içermektedir.
Yılan Hikâyesi’nin en nefis karakterlerinden biri olan ve psikopat kelimesinin altını tam manasıyla doldurmasıyla dikkat çeken Kürşat, aradan geçen yıllara rağmen hala kötü dendiğinde zihnimizde canlanan ilk isim olarak öne çıkıyor.
İlk yayın tarihinin üzerinden 19 yıl geçen ve zamane yapımları içerisindeki en çılgını olan Çarli, enteresan karakterleri, sıra dışı hadiseleri ve dönemin jargonuna uygun üslubu ile milenyum öncesinin özel komedilerinden biri olarak hatırlanmaktadır.
Geçtiğimiz yılın en fazla ses getiren dizilerinden olan ve 80’lerin retro atmosferini günümüze taşımasıyla adından söz ettiren Stranger Things, amiyane tabirle bomba olarak nitelendirebileceğimiz bir sezonla geri döndü. Heyecan dozajını anbean diri tutan, fantastik yapısından zerre ödün vermeyen, üstüne üstlük izleyicisini 80’lere iyiden iyiye hapseden dizi, ikinci sezonuyla birlikte kültler arasındaki yerini çoktan almış durumda.
Çizgiroman dünyası hiç hız kesmeden beyaz perde ve siyah ekrana taşınıyor. Genellikle de eğer bir şey popüler olduysa hep o çizgiden gidilmeye çalışılıyor. Marvel’in filmlerindeki üslup tuttuğu için DC’nin filmlerinde Marvel taktikleri uygulaması buna en büyük örnek olarak gösterilebilir. İkinci örnek ise Marvel’in en çok sevilen kahramanlarını daha da çok göze sokmaya çalışması olabilir.
Game of Thrones için kendi alanının en iyilerinden diyebiliriz. Marco Polo da hanedanlık, ihanet, aşk, savaş vb. konularını temel alan Game of Thrones ile benzer bir dizi. Ancak Game of Thrones’u izleyenler, diğer dizilere karşı beklentilerini arttırdıysa, beklediklerini çok zor bulabileceklerdir. Neden Game of Thrones işin içine girdi diye merak edenler olabilir, hemen cevaplayayım; diziyi […]
The OA, izlenme oranlarına baktığımız zaman büyük bir popülariteye henüz erişmiş değil. Ağır top yapımların gölgesinde kalmış, izleme listelerinde geriye düşmüş bir işten bahsediyoruz. Ancak itiraf etmek gerekir ki; dizi herkesin keyifle ve heyecanla takip edeceği bir yapım olarak öne çıkıyor.
Televizyonlar için her yeni sezon başladığında içimden şu şarkı sözü geçer “Başroldekiler hep mi şaşkın?“* Maalesef ülkemizde çekilen hemen hemen tüm dizilerin çatışma noktası başrollerin şaşkınlığı ve bu şaşkınlığın izleyiciye gösterilmesi üzerine kurulu. Geçenlerde Sınav filminin ve Kavak Yelleri dizisinin senaristi Yiğit Güralp şöyle bir tweet atmıştı: “Sınav’ı yapmak istersin, 5 liselinin hikâyesini kim izlesin […]
Masum ile internet dünyasına hızlı bir giriş yapan, daha sonrasında gelen Sahipli ve Çalınmış Hayatlar ile nispeten duraklama dönemine geçen BluTv, adını yeniden popüler kılacak bir yapımla tekrardan sahalara döndü. Hem de bu öyle bir dönüş ki! Malum, BluTv Netflix’in muadili olarak yerli piyasaya girdiğinde ona dair beklentiler epey fazlaydı. Nitekim Masum ile hatırı sayılır […]
Liseden beri arkadaş olan dört kadının, geçmiş hesapları günümüze taşımasını izleyicisine aktaran Ufak Tefek Cinayetler, vites yükselttiği her bölüm sonrası gelecek adına da fazlasıyla umut vadediyor